09-11-2008
Medyanın gözüyle Avrupa Parlamentosu
Audio
JavaScript & Adobe Flash Player nécessaire pour écouter
JavaScript & Adobe Flash Player nécessaire pour écouter
Yurttaşlar, Avrupa Parlamentosu'nun çalışmaları konusunda bilgi sahibi mi, bu çalışmaların günlük yaşamlarına etkisinin bilincinde mi? Bununla ilgili bilgilerin yurttaşlara anlaşılır bir biçimde ulaştırılması, ilgilerini çekmesi için medya neler yapıyor? Avrupa Parlamentosu ile gazeteciler arasında "tehlikeli bir flört" yaplıma tehlikesi var mı?
"Avrupa Parlamentosu ile Karşılıklı İlişkilerimiz" adlı girişim çerçevesinde bugün sıraladığımız tüm bu konular üzerinde duracağız.
Sofya’da finansmanı Avrupa Parlamentosu İletişim Genel Müdürlüğü’nden sağlanan “Avrupa Parlamentosu’nun 50’inci Yılı” konulu bir konferans düzenlendi. BTA Ajansı’nın Bulgaristan Ulusal Televizyonu ile ortaklaşa yaptığı etkinliğin fahri himayecileri Avrupa Parlamentosu Başkanı Hans-Gert Poettering ve Millet Meclisi Başkanı Georgi Pirinski oldu. BTA Ajansı Genel Müdürü Evelina Andreeva’ya göre bu konferans Avrupa Parlamentosu kurallarına göre uygulanmış başarılı bir projesidir. Etkinlikle ilgili olarak Brüksel'den gelen yankılar olumludur. Güneydoğu Avrupa’nın 12 ülkesinden 50 ileri gelen gazeteciyi bir araya getiren konferansta medya, Avrupa konularını anlıyor mu, bunları gereği gibi yansıtıyor mu? konulu temel problem masaya yatırıldı.
Bayan Evelina Andreeva, Bulgaristan Radyosu’na açıklamasına şunları belirtti:
"Avrupa Parlamentosu ile Karşılıklı İlişkilerimiz" adlı girişim çerçevesinde bugün sıraladığımız tüm bu konular üzerinde duracağız.
Sofya’da finansmanı Avrupa Parlamentosu İletişim Genel Müdürlüğü’nden sağlanan “Avrupa Parlamentosu’nun 50’inci Yılı” konulu bir konferans düzenlendi. BTA Ajansı’nın Bulgaristan Ulusal Televizyonu ile ortaklaşa yaptığı etkinliğin fahri himayecileri Avrupa Parlamentosu Başkanı Hans-Gert Poettering ve Millet Meclisi Başkanı Georgi Pirinski oldu. BTA Ajansı Genel Müdürü Evelina Andreeva’ya göre bu konferans Avrupa Parlamentosu kurallarına göre uygulanmış başarılı bir projesidir. Etkinlikle ilgili olarak Brüksel'den gelen yankılar olumludur. Güneydoğu Avrupa’nın 12 ülkesinden 50 ileri gelen gazeteciyi bir araya getiren konferansta medya, Avrupa konularını anlıyor mu, bunları gereği gibi yansıtıyor mu? konulu temel problem masaya yatırıldı.
Bayan Evelina Andreeva, Bulgaristan Radyosu’na açıklamasına şunları belirtti:
“Avrupa sorunlarının medya tarafından açıklanması, Güneydoğu Avrupa yurttaşlarının büyük bir kısmı için anlaşılır bir şekilde yapılmıyor. Eğer medya ve gazeteciler Avrupa’da olupbitenleri yurttaşlara anlaşılır bir dille aktarmayı beceremezse son istatistiklere göre, Avrupa’nın geleceğiyle iyimserliğini belirten bölgede durum değişecek. Bu görüşü konferansa katılan medya temsilcilerinin yanısıra siyaset adamları, Avrupa Parlamentosu’ndaki Bulgar milletvekilleri, bu Parlamentonun temsilcileri savundular. BTA Ajansı, Bulgar medyasında, AB ile ilgili bilgiler sunan makalelerin dili ve kullanılan deyimler konusunda bilgi topladı. Görüldüğü üzere, medyanın dili yalnız gazeteciler ve yazılarını okuyan kurumlar tarafından anlaşılıyor. Biz yurttaşların bu konudaki ilgisini çekerek, AB’ye ilişkin bilgi edinebilecekleri kaynakları vermeliyiz. Konferansta Avrupa konularıyla ilgili programlarını bize tanıtan bazı televizyon kurumlarını gösterebilirim. Arnavutluk’ta Avrupa konuları öncelikle haber bültenleri ve yorumlarında sunarken, Romanya’da en gözde artistlerin katılımıyla birkaç ay süreyle yayımlanan seri filmlerinde AB üyesi ülkeler, AB programları ve politikası anlaşılır bir dille, hatta esprili bir şekilde tanıtılmıştır.
Bulgar gazetecilerine gelince, medya mensuplarımızın aktif olduğu, Avrupa kurumları tarafından kullanılan dilin sıradan yurttaşlar için anlaşılır bir şekilde kullanılma gereğini, bunu pratiğe uygulamak için hangi yöne doğru adımlar atması gerektiğinin bilincindedir.”
Avrupa Parlamentosu Başkanı Hans-Gert Poettering, konferansa katılanlara yönelik video konuşmasında: “Haziran 2009’da düzenlenecek Avrupa Parlamento seçimlerinin çok büyük önemi var. AB’nin faydalarından başka bu seçimlerde seçmenlerin büyük aktiflik göstermeleri gereği, verilecek her oyun çok önemli olacağı konusunda yurttaşları bilgilendirmeliyiz.”
Bulgaristan Radyosu’nun bir ekibi, “Seçiminizi yapmanız, oy kullanmanız için medyanın Avrupa Parlamentosu hakkında nasıl bilgiler sunmasını bekliyorsunuz?” konulu bir anket düzenledi.
Ankete katılan Maria Stoimenova şöyle konuştu:
“Oyumu kullanmak niyetindeyim. Ama bu kararı vermem, Avrupa milletvekillerinin seçilmesine katılmam için bu parlamentonun işlevleri, kararlarının Bulgaristan ve ayrı Bulgar yurttaşları için ne önemi olacağı, milletvekili adaylarından neler bekleyebileceğimiz konusundaki bilgilerin bize nasıl sunulacağı önemlidir.”
Kalina Sotirova şöyle dedi:
“Seçimimi bilgiye dayanarak yapmam için ulusal televizyon ve radio kurumlarından başka bütün Bulgar medyasının Bulgar milletvekili adaylarının kişiliklerini tanıtmasını, Avrupa Parlamentosu'nda Bulgaristan’a yarar ve katkılarının nasıl olacağını bilmek isterdim. Oyumu bir siyasi partiye değil, kişiliği olan birine verirdim.”
Bu yıl Avrupa Parlamentosu’nun bir gazetecilik ödülü ilan edildi. Çalışmalarıyla güncel Avrupa konularının, Avrupa Birliği politikaları ve organlarının faaliyetinin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunan gazetecilerin bu ödüle adaylıkları gösterildi. Ödüller, basın, radio, televizyon ve İnternet diye dört kategoride dağıtıldı. AB üyesi 27 ülkede gazetecilerin arasından seçilen eleme komisyonlarının belirledikleri gazeteciler Brüksel’deki uluslararası jüriye tanıtıldı, bu jüri bundan sonra ayrı kategorilerdeki galipleri ilan etti. Basın kategorisinde Almanya’dan Kirsten Woernle,/Wörnle/, Avusturya’dan Wolfgang Boehm,/Böm/; radio kategorisinde Romanya’dan Mircea Radu Lipovan ile Andrea Manzat; televizyon kategorisinde Büyük Britanya’dan Shirin Wheeler ve Danimarka’dan Lars Feldballe Petersen, İnternet kategorisinde ise Finlandiyalı Pete Pakarinen birincilik ödüllerine layık görüldüler.
Şimdi ise 1 Ocak 2007’de Bulgaristan ile AB üyesi olan Romanya’daki duruma bir göz atalım. Rumen kamuoyunun Avrupa Parlamentosu’nun çalışmalarına tutumu ne ? İç başarısızlıkların haklı çıkarılması için AB’nin adını kullananlar var mı ?
TV Realitatea’dan gazeteci Magda Crisan ile telefonla görüşerek bu konudaki görüşünü aldık. Şöyle dedi :
"AB ile ilgili sorunlar, ülkemizde çözüm bekleyen problemlere göre arka planda kalıyor. Bu sorunlar sıradan insanların, yurttaşların günlük yaşamından bir parça olduğu için n fakirlik, işsizlik v.s. problemler gündemdedir. Bu belki yanlıştır, çünkü biz Avrupa kurumlarının önemi ve işlemlerinin yeterince bilincinde değiliz, onların program ve planları bize iyi bir vaat olarak geliyor. Örneğin AB ile ilgili gelişmeleri, hayatın daha yaşanası olması için verilen bir söz olarak değerlendiriyoruz, ancak bu konuda bilgimiz yok."
European Values Study’nin gerçekleştirdiği bir kamuoyu yoklamasına göre, Bulgaristan’da siyaset adamlarına güven çok sınırlı. Gazeteci Magda Crisan’ın sözlerine göre, Romanya’da da buna benzer bir durum mevcuttur. Şöyle diyor : " İnsanlar ilk yerde Ortodoks Kilisesine inanır, ikinci sırada ordu yer alır, siyasiler ise kamu güveninin dibinde bulunur."
Şimdi AB üyelik görüşmelerini henüz tamamlamamış Hırvatistan’ı ele alalım.
Zagreb’in Radyo 101 adlı radyosunda editör olarak çalışan Morana Petricic, " AB’ye katılım görüşmelerimiz arzu ettiğimiz hızla gitmiyor "dedi ve sözlerini şöyle tamamladı :
" Eurobarometre’nin ilkbaharda yayımlanan bir sosyoloji anketine göre Hırvatların sadece % 32’sinin AB’ye olumlu tutumu var. % 26’sının tutumu tamamen olumsuz. % 40’ı ise AB konusunda ikircimlik gösteriyor. Bunun sebebi, halkın büyük bir çoğunluğunun ülkedeki durumu olumsuz olarak değerlendirmesi ile ilgilidir. Bulgaristan ile Romanya AB üyesi olmalarına rağmen bunlarda durum da bizimkinden farklı değil. Bütün bunlar Hırvatların dikkatini çeken gelişmeler. Birçok Hırvat yurttaşı, AB üyeliğimizin ulusal kimliğimiz, değer ve milli geleneklerimizin yokolmasına yol açacağı endişesini belirtiyor."
Yazı : M. Pelovska, R. Tsvetkova, V. Vladkova, V. Nikolova
Çeviri : Neli Dimitrova
Bulgar gazetecilerine gelince, medya mensuplarımızın aktif olduğu, Avrupa kurumları tarafından kullanılan dilin sıradan yurttaşlar için anlaşılır bir şekilde kullanılma gereğini, bunu pratiğe uygulamak için hangi yöne doğru adımlar atması gerektiğinin bilincindedir.”
Avrupa Parlamentosu Başkanı Hans-Gert Poettering, konferansa katılanlara yönelik video konuşmasında: “Haziran 2009’da düzenlenecek Avrupa Parlamento seçimlerinin çok büyük önemi var. AB’nin faydalarından başka bu seçimlerde seçmenlerin büyük aktiflik göstermeleri gereği, verilecek her oyun çok önemli olacağı konusunda yurttaşları bilgilendirmeliyiz.”
Bulgaristan Radyosu’nun bir ekibi, “Seçiminizi yapmanız, oy kullanmanız için medyanın Avrupa Parlamentosu hakkında nasıl bilgiler sunmasını bekliyorsunuz?” konulu bir anket düzenledi.
Ankete katılan Maria Stoimenova şöyle konuştu:
“Oyumu kullanmak niyetindeyim. Ama bu kararı vermem, Avrupa milletvekillerinin seçilmesine katılmam için bu parlamentonun işlevleri, kararlarının Bulgaristan ve ayrı Bulgar yurttaşları için ne önemi olacağı, milletvekili adaylarından neler bekleyebileceğimiz konusundaki bilgilerin bize nasıl sunulacağı önemlidir.”
Kalina Sotirova şöyle dedi:
“Seçimimi bilgiye dayanarak yapmam için ulusal televizyon ve radio kurumlarından başka bütün Bulgar medyasının Bulgar milletvekili adaylarının kişiliklerini tanıtmasını, Avrupa Parlamentosu'nda Bulgaristan’a yarar ve katkılarının nasıl olacağını bilmek isterdim. Oyumu bir siyasi partiye değil, kişiliği olan birine verirdim.”
Bu yıl Avrupa Parlamentosu’nun bir gazetecilik ödülü ilan edildi. Çalışmalarıyla güncel Avrupa konularının, Avrupa Birliği politikaları ve organlarının faaliyetinin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunan gazetecilerin bu ödüle adaylıkları gösterildi. Ödüller, basın, radio, televizyon ve İnternet diye dört kategoride dağıtıldı. AB üyesi 27 ülkede gazetecilerin arasından seçilen eleme komisyonlarının belirledikleri gazeteciler Brüksel’deki uluslararası jüriye tanıtıldı, bu jüri bundan sonra ayrı kategorilerdeki galipleri ilan etti. Basın kategorisinde Almanya’dan Kirsten Woernle,/Wörnle/, Avusturya’dan Wolfgang Boehm,/Böm/; radio kategorisinde Romanya’dan Mircea Radu Lipovan ile Andrea Manzat; televizyon kategorisinde Büyük Britanya’dan Shirin Wheeler ve Danimarka’dan Lars Feldballe Petersen, İnternet kategorisinde ise Finlandiyalı Pete Pakarinen birincilik ödüllerine layık görüldüler.
Şimdi ise 1 Ocak 2007’de Bulgaristan ile AB üyesi olan Romanya’daki duruma bir göz atalım. Rumen kamuoyunun Avrupa Parlamentosu’nun çalışmalarına tutumu ne ? İç başarısızlıkların haklı çıkarılması için AB’nin adını kullananlar var mı ?
TV Realitatea’dan gazeteci Magda Crisan ile telefonla görüşerek bu konudaki görüşünü aldık. Şöyle dedi :
"AB ile ilgili sorunlar, ülkemizde çözüm bekleyen problemlere göre arka planda kalıyor. Bu sorunlar sıradan insanların, yurttaşların günlük yaşamından bir parça olduğu için n fakirlik, işsizlik v.s. problemler gündemdedir. Bu belki yanlıştır, çünkü biz Avrupa kurumlarının önemi ve işlemlerinin yeterince bilincinde değiliz, onların program ve planları bize iyi bir vaat olarak geliyor. Örneğin AB ile ilgili gelişmeleri, hayatın daha yaşanası olması için verilen bir söz olarak değerlendiriyoruz, ancak bu konuda bilgimiz yok."
European Values Study’nin gerçekleştirdiği bir kamuoyu yoklamasına göre, Bulgaristan’da siyaset adamlarına güven çok sınırlı. Gazeteci Magda Crisan’ın sözlerine göre, Romanya’da da buna benzer bir durum mevcuttur. Şöyle diyor : " İnsanlar ilk yerde Ortodoks Kilisesine inanır, ikinci sırada ordu yer alır, siyasiler ise kamu güveninin dibinde bulunur."
Şimdi AB üyelik görüşmelerini henüz tamamlamamış Hırvatistan’ı ele alalım.
Zagreb’in Radyo 101 adlı radyosunda editör olarak çalışan Morana Petricic, " AB’ye katılım görüşmelerimiz arzu ettiğimiz hızla gitmiyor "dedi ve sözlerini şöyle tamamladı :
" Eurobarometre’nin ilkbaharda yayımlanan bir sosyoloji anketine göre Hırvatların sadece % 32’sinin AB’ye olumlu tutumu var. % 26’sının tutumu tamamen olumsuz. % 40’ı ise AB konusunda ikircimlik gösteriyor. Bunun sebebi, halkın büyük bir çoğunluğunun ülkedeki durumu olumsuz olarak değerlendirmesi ile ilgilidir. Bulgaristan ile Romanya AB üyesi olmalarına rağmen bunlarda durum da bizimkinden farklı değil. Bütün bunlar Hırvatların dikkatini çeken gelişmeler. Birçok Hırvat yurttaşı, AB üyeliğimizin ulusal kimliğimiz, değer ve milli geleneklerimizin yokolmasına yol açacağı endişesini belirtiyor."
Yazı : M. Pelovska, R. Tsvetkova, V. Vladkova, V. Nikolova
Çeviri : Neli Dimitrova